31 Mart 2016 Perşembe

Köprü

Toprak sertleşmeye başladı, yağmurlar bitti artık. Küçük pati izlerini takip etmiyorum nicedir. Köprünün ayaklarına doğru yürüyorum. Şehrin gürültüsünü en içerden hissediyorum, karşı kıyıya bakmak için iyi bir yer değil burası, ama köprüyü görmek için fena sayılmaz o yüzden kimseler gelmez buraya.

 Terkedilmiş iki ayak gibi durur köprü, dolaysısyla en çok insandan kaçanlar gelir, bu uğultunun hiç bitmediği yere. Şu hayatta pılı pırtısı olmayanlar, sigarasını rüzgara karşı üfleyip bir nefes de deniz solumak isteyenler yani. Köprünün sesi içimdeki gürültüyü dizginliyor, yanlışlığımı unutmamı sağlıyor. Denizden bir şey çıksa bir gün, her şeyden vazgeçmem daha kolay olacak belki de.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...