16 Mayıs 2013 Perşembe

hasret

binbir yeşil rahiyası çekiyorum, oksijen dolaşsın diye damarlarımda.
bir hasret çöktü içime. birilerini yolcu etmiş  gibiyim uzaklara. yağmura hasret topraklar olduğu gibi toprağa hasret yağmur da vardır en nihayetinde. neden kendimi sürekli olarak çölünü özleyen bedevi gibi hissediyorum. hep olmamışlık hali, eksik bir parça.

yıllarla beraber yıllarca beklenen şey. uzağında olduğumuz şeyin kıyısına varamamak, vuramamak. denizler kentinde çöl hasreti.

yıllarca denizden bir adam çıkmasını bekledim, geldiği kıyıyı özlemiş bir adam. karşımda bir ada var, baktığım açıklıktan gördüğüm ada mahpusluğuyla ünlü.ya da bir zamanların İstanbul'unda köpeklerin sürgün edildiği ada da diyebiliriz. istenmeyenin gönderildiği yer. ada.

sağ salim kavuşsak da bitse bu hasretlik.



9 Mayıs 2013 Perşembe

acı

başkasına anlattığımız kendimiz ya da başkasına anlatırken öğrendiğimiz kendimiz. türlü türlü hallerimiz var, herkese anlattığımız başka bir yanımız başka bir halimiz.unuttuklarımız unutmak istediklerimiz, hafızamızdan sildiklerimiz. insanlarla paylaştıkça varoluyoruz sanki bir de. yaşadıkça değil de anlattıkça varız. bizi dinlemeyen birine söyleyecek sözümüz de yok anlatacak meramımız da.

dinlediklerimizle büyüyoruz da elbet, anlat ki bileyim anlat ki duyayım, yeryüzündeki acının derinliliğinin farkına varayım bir kez daha. anlatmaktan söz etmiştim deme ama asıl olay dinlemek, usturupluca...

bazan kimsenin duygusu bana geçmesin istiyorum, başkasının, ötekinin, duygusunun ağırlığı, gelmesin yapışmasın kalmasın üzerimde. üzerimde, etimde çentikler var çarpı çarpı desenler oluşmuş, sızlar da kimileyin.

bugüne bir acı doğurdum adeta, her şeyin yolunda gittiği ama tek bir beklenenin olmadığı bir gün. kalbin krizi.






































                 "Ben herkese varım, Başka türlü olmuyor inanmayın" T.Uyar


1 Mayıs 2013 Çarşamba

sanılarak yaşanmıyor

kendimi bir kurt sanırdım eskiden, aysız gecelerde mağrur durur, bir hasret gökyüzünü seyrederdim. mehtaplı gecelerde hep seni andım hesabı ben de beklerdim ay şöyle tabak olsun gökyüzünde ışısın, ısıtsın içimi diye. dolunay günlerinde huzursuz olan insanlar var bilemiyorum tabi tam olarak insan yavrusunun psikolojisini, neyden nerden ne kadar nem kapar, huzursuz ruhuna kılıf mı arar.

ama ben kendimi kurt sanmadan önce köpek de sanmıştım, fakat bu kurt hadisesi geçince ben bir dönem kendimi kızılderili de sandım.

sanal dünyalar yaratmıyorum kendime yalnızca sanıyorum, varsayalım ismail misali. bir yanılgı değil mi bizi bu kadar yaşatan.

sanılarak yaşanmıyor da demiştim yıllar önce, ama bu neyi ne sandığınla da ilgili olabilir. kendi içinde kişinin kendini bir şey sanmasının kimseye bir faydası yok tabi.

güzel sesli bir kadından kurtlu bir şarkı.


http://www.youtube.com/watch?v=V4wHMORwlHY


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...