10 Haziran 2014 Salı

ıhlamur

ıhlamur kokusu duyuyorum günlerdir sokakta yürürken, kendimi cennet bahçesinde salınıyormuş gibi hissettiriyor bu koku bana. mevsimimdeyim ayol diyecek diye de çok korkuyorum bir yandan, şifalı bir ağaç bu her an konuşmaya başlayabilir benden izin alacak değil ya diye de düşünüyorum.


tüm bu rahiyanın içindeki salınım bana kafi gelmemiş gibi Kundera'nın Şaka adlı kitabını okuyorum ve kahramanımız da Ihlamur ağacına yaslanıyor, bir yerlerde ıhlamur ağaçları var, tabi ben bu aralar kendimi bu duruma kaptırdığım için bunun ayırdına bu kadar varıyorumdur herhalde, bir yandan da Prag dolaylarındaki ıhlamurları düşünüp, sürekli kendini hatırlatan kendini anımsatan coşturan bir ıhlamur halinin ortasındayım.


söz bu kış çok ıhlamur içeceğim.

bizim okulun (aü.dtcf) ön bahçesinde kocaman bir ıhlamur ağacı vardı, bu ıhlamur ağaçlarının hiç küçüklüklerini de göremedim bu arada, hep kocamanlar, bir gün okulu terkederken ıhlamur ağacından yayılan koku kendini farkettirdi, ve dedim şimdi ağaca tırmanıp biraz ıhlamur toplamak vardı. ama yapmadık.


bilgisayarın üzerinde karıncalar dolaşıyor, ve halının üzerinde ve kim bilir evin başka daha nerelerinde. beyaz sayfamın üzerinde geziniyorlar onların ki salt bir gezinti değil elbet ama bu ekranda da bulacakları başkaca bir şey yok. onlar gezinirken yazmayı başardım, kaşınaraktan.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...