17 Nisan 2014 Perşembe

mağara

umutsuzluğu, huzursuzluğu, yürek çarpıntısını masaya koydum, geriye birşey kalmadı zahar. boş boş oturdum masanın yanında boyuna baktım masanın üzerindekilere.

neden olmayacak hayallere bekçilik ederiz. yola rahvan olmak varken neden oturmak bir masanın başında, üzerine koyduklarımıza, yüklediklerimize bakmak.

gün, bom bomştu,  tuhaf bir hava içimdeki koca oyukta dolaştı durdu. koyamadım elimi kolumu ayağımı bir yere.

kafası karışık filler, filler mezarlığına gitmez elbet. karanlık bir mağaraya sığınabilir belki, bir yanılsamadan kurtulmak için kendine yeni bir fikir, idea  bulabilir aslına uygun aslı gibi olan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...