- kahvaltıda ne var.
- istersen yumurta pişir.
-iyi bari peynirli yumurta yapayım, çay taze miydi.
-çayı babana göre yaptım, sen geç kalkarsın diye, altını yak hemen kaynar zaten.
- haydi çay oldu. bugün hava serin miymiş.
-yok, baksana adaların üstüne güneşin pusu düşmüş. sen ne yapıyorsun kızım, bir canın var, hiç kıymetini bilmiyorsun. akşama kadar çalıştığın yetmiyor bir de gece yarılarına kadar kursa gidiyorsun. geldiğinde uyuyordum ben o saatte kurs mu olur.
- aman anne. ne yapayım yani hayat hep ev ile iş arasında mı gitsin gelsin.
- şu haline bak bir de hastasın. sen kınaya düğüne bile gitmezsin. napacaksın dans kursuna gidip. bir de orada yorul. bir tatil günün var onu da evde ayaklarını uzatarak geçir be mübarek o da yok.
- haftada bir gün iznim var anne, onu da evde oturarak mı geçireyim. hayat sokakta.
- sen hep böylesin zaten bir günde kıçını kakıp evde oturduğunu görmedim. akşam işten gelir tatile gidersin sabah tatilden gelip işe gidersin.
- vakit değerli be anne. yorgun olunca da işte çalışılıyor yorgun olmayınca da hem benim öyle ayaklarımı uzatayım da şöyle rahat edeyim gibi bir lüksüm yok. çay içiyor musun.
- doldur bir tane daha ama yarım olsun.
- biraz sonra çıkacam ben Canan'a gidecem kahve içmeye, gidecek gelecek bir şey var mı.
-yok. akşama kadar Cananda mısın.
-öğleden sonra Nadide ile karşıya geçeceğiz.
- napacaksınız acaba karşıda. Kadıköy'e de sığamıyorsunuz.
- değişiklik olsun dedik, epeydir geçmiyorduk karşıya.
- haydi ben çıkıyorum. hoşçakal.
-selam söyle. çocukları öp yerime.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder